25 Temmuz 2010 Pazar

Faurecia Polifleks Otomotiv’de Sendikayı Bitirme Operasyonu


Bursa’nın Orhangazi ilçesinde bulunan Faurecia Polifleks Otomotiv’de çalışan 11 işçi işten atıldı. Petrol-İş Sendikasının örgütlüğü olduğu fabrikada, işten atılan işçiler arasında Peltrol-İş Baş Temsilcisi ve iki şube yöneticisi de bulunmakta.
Faurecia Polifleks Otomotiv; Ford, Toyota, Renault, Tofaş gibi otomotiv fabrikalarına otomobilin plastik aksanını üreten, yan sanayi olarak faaliyet sürdürmekte. Fabrikada çalışan 306 işçinin; 216’sı sendikalı olurken, kalan 90 işçi sendikasız olarak çalışmakta.
Fabrikanın Pazartesi günü revizyona gitmeden önce yaptığı bu hamle patronun açıkça sendikayı hedef aldığını göstermekte. Üstelik 11 sendikalı işçi atılmadan önce, 50 yeni işçinin işe alınması ve fabrikanın sürekli yeni işler alması da; işçilerin atılma gerekçesi olan, daralma gerekçesi üzerine düşündürüyor.
Cuma akşamından bu yana fabrika önünde işten atılan arkadaşlarının geri alınmasını bekleyen işçiler şunları söylemekteler;
Petrol-İş Bursa Şubesi Mali Sekreteri Muharrem Karakiprik, fabrika patronunun işten atma gerekçesi olarak şirket politikasının bu yönde olduğunu ve şirketin daralması gerektiğini söylediğini belirtiyor. Bu işten atmaların sendikaya yapılan bir saldırı olduğunu belirten Karakiprik, bunun kanıtı olarak da fabrikaya yeni alınan işçileri ve sürekli mesaiye kalmalarını gösteriyor.
Geçtiğimiz günlerde işverenle yaptıkları sözleşmeye değinen Karakiprik, hala daha fabrikadaki işçilerin birçoğunun açlık sınırı altında çalıştığını fakat patronun bu ücretin bile altına düşme çabası içinde olduğunu ama sözleşme masasından istediğini alamadığını söylüyor.
İşten atılan 11 işçinin yıllarca çalışan işçiler olduğunu belirten Karakiprik; 11 işçinin performanslarında bir düşüş olmadığını tam tersine %100 performansla çalışmakta olduklarını hatırlatıyor.
Petrol-İş Bursa Şubesi Denetim Kurulu Üyesi olan İsmail Hakkı Kürekçi de işten atılan işçiler arasında. 6,5 yıldır çalıştığını söyleyen Kürekçi, işten atmaların sendikaya yapılan bir saldırı olduğunu vurguluyor. Pazartesiden itibaren gerekli yasal sürecin başlayacağını söyleyen Kürekçi, hukuki savaşlarını sonuna kadar sürdüreceklerini vurguluyor. İşverenin karşısında işçi arkadaşlarıyla birlikte dimdik duracaklarını vurgulayan Kürekçi, bu süreçte emekten yana kurumlardan ve sendikalardan destek beklediklerini hatılatıyor.
İşten atılan arkadaşlarını desteklemek için fabrika önüne gelen Hasan Akçay isimli işçi de izinde olduklarını fakat bu olay üzerine kendilerine izinde olmanın artık haram olduğunu; bu sorun çözülene kadar işçi arkadaşlarının yanında olduğunu vurguluyor.
Polifleks’te 16 yıldır çalıştığını söyleyen Ali Uludağ isimli işçi, istedikleri tek şeyin emeklerinin karşılığı olan hak olduğunu söylüyor. Uludağ, bütün sendikaların yanlarında olması gerektiğini ve bundan sonra böyle şeyler olmaması için birlikte mücadele etmek gerektiğini vurguluyor.
İşten çıkartılan işçilerden biri olan Ercan Coşkun, işten atılma gerekçesinin gerçeği yansıtmadığını söylüyor. Fabrikadaki diğer işçi arkadaşlarının da desteğiyle bugün mücadele ettiklerini söyleyen Coşkun, fakat bu desteğin daha da büyümesi gerektiğini diğer sendikaların da bu direnişe destek vermesi gerektiğini belirtiyor. Bugün kendilerine yapılan haksızlığın, yarın başka işçilere de yapılacağını hatırlatan Coşkun, bu nedenle birlikte mücadele etmenin önemini vurguluyor.
Son olarak işçi arkadaşlarını desteklemek için fabrika önüne gelen kadın işçiler adına konuşan 16 yıldır Poliflekste çalışan İpek Elibol isimli işçi de, işten atılan 11 arkadaşlarına destek için fabrika önüne geldiklerini ve sonuna kadar işçi arkadaşlarının yanında olacaklarını vurguladı. (Bursa/EVRENSEL)

16 Temmuz 2010 Cuma

İnsan Hakları Kurulu Ne İş Yapar?


Önceki gün kimi gazetelerde ortaya çıkan haberlere göre Bursa da bulunan Alman sermayeli Robert Bosch fabrikasında çalışan işçilerin namaz kılmaları engellendiği yönündeki şikâyetler üzerine işyerine giden vali yardımcısı ve AKP il yöneticisi incelemelerde bulunduğu haberleri vardı. Son zamanlarda BOSC, Oyak Renault ve TOFAŞ gibi fabrikalarda işçilerin bu gibi şikâyetlerinin olduğu biliniyor. Bant usulü üretim yapılan bu fabrikalarda çalışan işçiler bantları terk edemedikleri için namaz kılmaya ve diğer acil ihtiyaçlarını gidermek için vakitlerinin kalmadığı bir gerçektir. Burada esas önemli olan Bursa da insan hakları kurulu diye bir kurul varken bu fabrikalarda bu kadar çok sorunlar yaşanırken neden işyerleri denetlenmiyor bu konuda gösterilen duyarlılık işçi sağlığı ve iş güvenliği gibi konularda gösterilmediğini bütün işçiler söylüyorlar. Bursada değişik sektörlerde çalışan işçilerin anayasal haklarını kullanıp sendikalaştıklardı bütün işyerlerinde işçiler işten çıkarıldıklarında bu kurulun ortaya çıkıp bunu patronlara bunu yapamazsınız dediğini kimse duymamıştır. Gazetemizin bu konudaki sorularına Bosch’ta çalışan bir işçi; yaşanan olay yeni bir olay olmadığını geçen yıl yaşanan bir olay olduğunu söyleyerek neden şimdi gündeme getirdiklerini bilmediğini söyledi. Bosch işçisi, işyerinde çalışma koşularının çok ağırlaştığını ve mesailerin sürekli artığını söyleyen işçi insan hakları kurulu diye bir şey varsa bu sorunlarımızla da ilgilenirse iyi olur dedi. Başka bir Bosch işçisi de aynı biçimde geçen yıl böyle bir sorun yaşanmıştı daha sonra mescitlerin halılarını değiştirip düzenlendiğini söyledi. Bosch işçisi, işyerlerinde yalnız namaz kılınmasının engellemesi gibi sorunlar olmadığını çalışma koşularımızda çok ağır işçiler dayanamıyor bunlarında denetlenip çözülmesi gerektiğini söyledi.

Tuvalete gittiği için işten çıkarıldı

Bosch ta yaşanan benzer bir olayında yaşandığı Oyak Renault fabrikasında çalışan bir işçi, bizim işyerimizde de çalışan işçi arkadaşlar namaz saatlerinde amirlerden gizli namaz kıldıklarını söyleyerek kimse ben namaz kılı cam diyerek işyerinde bandı terk edemez dedi. İşçi işyerlerinde bantlarda çalışan işçilerin tuvalete gidecek zamanları bile olmadığını söyleyerek bir işçi arkadaşımız geçtiğimiz gün bantta yedek elemanın gelmemesi yüzünden tuvalete gidebilmek için bandı durdurmak zorunda kaldığını ve amirlerinde üretimi durdurduğu için bu işçiyi işten çıkardığını söyledi. Renault İşçisi bundan daha büyük insanlı suçu var mı diyerek tepkisini gösterdi. Aynı Renault işiçsi, geçtiğimiz yıl fabrikada iş güvenliği yeterince alınmadığı için Ercan Çolak adında 26 yaşında olan arkadaşımız presin altında kalarak feci bir şekilde can verdiğini hatırlatarak. Biz olayda işyerine insan hakları kurulunu göremediklerini söyleyerek eğer gerçekten böyle bir kurul varsa gelsin de çalışma koşularımızı görsünler insan olan dayanabilir mi diyerek tepkisini ortaya koyuyor.
Başka bir Renault işçisi ise benzer bir ayrımcılığında kendi fabrikalarında yaşanmaya devam ettiğini belirtti. Renault işçisi, işyerimizde işçilerin alışveriş yaptığı bir Kooperatif var buraya da kapalı türbanlı işçi ailelerini almadılar ve şunda fabrika dışında bir girişi olan bina yaparak bu durumda olan işçilerin eşlerini almaya başladılar açıkça ayrımcılık Renault tada sürmeye devam ediyor dedi.
TOFAŞ’ta çalışan işçiye böyle bir kurulun varlığından haberiniz var mı diye sorduğumuz soruya verdiği yanıt ‘ İşyerinde birçok sorunlarla karşılaştıklarını ve bunların çözümünde sendikalarının hiçbir çabasını görmedikleri gibi böyle bir kurulun varlığını da duymadıklarını belirtti. Tofaş işçisi, işyerinde işçilerin namaz kılmaları ile ilgili bizim fabrikamızda bir sorun yok ancak başka sorunlar var işçilere hakaret ediliyor ağır çalışma temposuna işçilerin yak uydurmaları için baskı yapıldığını belirterek madem böyle bir kurul oluşturmuşlar gelsin bu sorunlarımızla da ilgilensinler diye konuştu. Konuyla ilgili görüşünü aldığımız Petrol iş bursa şube başkanı Nuri Han, Tabiî ki işçilerin inançlarını yerine getirmeleri konusunda bir duyarlılığın gösterilmesi önemlidir. Han, ancak Bursa da insan hakları işlerin hakları çok değişik alanda gasp edilmektedir diyerek BPO ve CONTİTEC fabrikalarında çalışan işçiler anayasal haklarını kullanarak sendikamıza üye olduklarında yüzlerce işçi işten çıkarıldı ve bizlerde bu kurula suç duyurusunda bulunduk ancak hiçbir biçimde işçilerin bu Sorununa duyarlılık gösterip ilgilenmediler diyerek umarım bundan sonra gösterirler diye konuştu.

Kurulun ne yetkisi var

İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelikte, il ve ilçe kurullarının görevleri arasında, “İnsan hakları ihlal iddialarını incelemek ve araştırmak” düzenlemesi yer alıyor. Yönetmeliğin 12. maddesinde, kurulun araştırma ve inceleme yöntemleri sıralanıyor. Yöntemler arasında, “İnsan hakları uygulamalarını yerinde görmek amacıyla ilgili kurum ve kuruluşlara ziyaretler gerçekleştirmek” maddesi de bulunuyor. Yönetmeliğe göre, kurullarda, TBMM‘de grubu bulunan partilerin yerel temsilcileri de yer alabiliyor. Çalışma hayatıyla ilgili mevzuatta ibadete ilişkin olarak bir düzenleme ise bulunmuyor.